estetik kaygısı

Estetik Ameliyatı Kaygısı Üzerine Bir Eleştiri

/
7

Türkiye’de her yıl 50.000 kadar estetik ameliyat yapılıyor. Bu da demektir ki her 1600 kişiden biri estetik operasyon geçiriyor. İstatistiklere göre ülkemizde en çok yağ aldırma, rinoplasti (yani burun düzeltme) ve saç ekimi operasyonu yapılıyormuş. Dünya genelinde de durum farklı değil.

İnsanların estetik operasyon geçirme sebepleri genel olarak iki başlık altında toplanıyor: sağlık veya daha iyi bir görünüm. Sağlık için yapılan estetik uygulamalar arasında burunda yapılan ameliyatları örnek verebiliriz. Soluk alıp vermede sıkıntı çeken, burnu doğuştan düzgün bir şekilde gelişmemiş olan ve kaza sonrası burunda sorun oluşan hastalar için bu zorunlu bir uygulama olur tabi ki.

Peki daha iyi bir görünüm için estetik ameliyat geçirmek ne kadar doğru? Sosyal alanlarda daha iyi görünmek, çekilen fotoğraflarda daha iyi çıkmak için ve karşı cinsi etkilemek için insanların operasyon geçirdiğini biliyoruz. Ama son dönemde, bana göre tamamen bir saçmalık olan ünlülere benzemek için yapılan ameliyatlar var. Örneğin tam da bu aralar bir sosyal medya fenomenine benzemek için Türkiye’ye ameliyat olmaya gelen bir kadından bahsediliyordu. Haberlerde görebilirsiniz.

İngiltere’de kadınların %50’sinin rinoplasti yaptırdığı söyleniyor. Bunu duyduktan sonra haber vb. yerlerde dikkat ettiğimde gerçekten de burunların birbirine benzediğini fark ettim 🙂

Daha iyi bir görünüm için olanları katmıyorum (çünkü iyi görünmeyi istemek insani açıdan birazcık normal bir durum) ama böyle ünlülere benzemek için yapılan ameliyatları yapan hekimler boşuna okumuş. Yıllarca emek vermiş, iyi yerlere gelmişler ama çok iyi olan bu el becerilerini saçma bir durum için kullanıyorlar. Neden insanlara faydalı olmak varken, sağlık için ameliyat yapmak varken insanları başka insanlara benzetmeye çalışıyorlar? Tamamen arz-talep meselesi. Çünkü bu işi elbet birileri yapacak ve para kazanacaklar. Kim para kazanmak istemez ki paranın etrafında dönen bu dünyada?

Maalesef ki, haberlerde görüyoruz, bu estetik operasyon mağdurları çok fazla. Ve bu mağdur olma durumu ölüme kadar gidiyor. Kendileri zarar görüyor, aileleri zarar görüyor. Birkaç ay önce midesine balon taktıran bir kadının vefat haberini izledim haberde. Bu durumu görüp düşünen insanlar “neden böyle yapmış ki, spor yapıp zayıflasaymış ya” diyor. Hekimler de buna müsaade ediyor, hepsi için demiyorum ama bu olaylardaki gibi bazıları parayı düşünüp direk ameliyata alıyor.

Sağlıklı beslenip, spor yapıp zayıflamak varken insanımız mide ameliyatı olayım, kısa yoldan zayıflayayım diye düşünüyor. Bu durum da ölüme götürüyor. Eğer ki yeterince çabalanırsa, sağlıklı beslenip spor yapılırsa insan hiç böyle durumlara düşmek zorunda kalmaz. Biraz ağır olacak ama acaba tembellikten mi bu durum? Oturduğumuz yerden bir şeyleri başarmak istememizden mi? Hareket şart. Doğruyu konuşalım şimdi, oturarak kim bir şey kazanmış?

Nasıl ergenliğe girme yaşı düşmüşse, estetik ameliyat isteme yaşı da düştü. Bu durum özellikle kızlarda çok görülüyor. Güzel görünmek için zayıflamanın kısa yolu olarak bu tarz estetik operasyonlar yapılıyor. Daha gelişimini tamamlamamış çocuklar, bu ameliyatları istiyorlar. Aileleri bilinçsiz, bu çocuklara operasyon yapan hekimler bilinçsiz. Oysaki bu durumun etik olması için, ameliyat yaşına gelmeleri için daha çok yıl var önlerinde.

Daha iyi bir görüntü adına, araştırıp görüşmeden estetik operasyon geçirdiği için çok kötü durumlara düşen insanlar var. Bir yerde şöyle bir tabir kullanmışlar “Rezil olmak da var, vezir olmak da”. Gerçekten doğru demişler. Sonuçta bıçak altına yatmak öyle kolay bir iş değil ve yoldan geçen birinin yapabileceği bir iş değil. İyice araştırıp soruşturmadan bu tür işleri yapmak doğru değil. Bu yüzden etik olan ile mantıklı olanın sentezini yapmalıyız. Bu iki olgunun sentezi bizi doğru sonuca götürecektir.

Kitap okumayı seven ve bu devirde herkesin kendine göre haklı olduğuna inanan bir şahısım. Çağ deviren fikirler üretmeye tekrar başlamamız gerektiğine inanırım. Ne demiş atalarımız: Önce eğitim!

7 Comments

  1. Kesinlikle yazdıklarınıza katılıyorum. Hatta daha da abartıp diyorum ki, tıp sağlık dışındaki konulara (örneğin görünüşe) alet edilmemelidir.

  2. Bekara karı boşamak kolay gelir derler. Yazını çok umursamaz şekilde yazmışsın. Güzel görünmeyi istemek günah mı? Estetik ile ugraşan doktorlara laf etmene gelmedim bilr

    • Yanlış anlamışsınız bence sayın yazarı kastı estetiğin yanlış olduğu değil başkalarına benzeme amaçlı yapılan ve bilinçsizce yapılan estetiğin yanlış olduğudur. Güzel görünmeyi istemenin günah olduğunu da söylemiyor. Sayın yazar size gelince:Estetiğin bu kadar önemli olduğu bir çağda düzgün hatlara sahip olma duygusu da bence çok normal karşılanmalı tabi herhangi bir sağlık sorunu yaratmayacaksa.

      • Bence yazarın burada kastettiği şey daha iyi bir görüntü için ameliyat olmak değil. Hani (sırf) bir ünlüye benzemek için 20 küsur tane ameliyat olan insanlar vardır ya işte onlardan bahsediyor. Yazar Bey bu konuda örmek de vermiş zaten.

      • Zaten çağ olarak değişim çağındayız. Böyle şeyler artık normalleşti. Ama iyice araştırıp soruşturmadan girişilen işler mağdur olmayla sonuçlanıyor. Bir de daha reşit olmamış ve ameliyat sonucu gelişimi sekteye uğrayacak çocukların operasyon istemesi, ailelerin de bilinçsiz bir şekilde izin vermesi hiç etik değil. Yorumunuz için teşekkür ederim.

    • Öncelikle bu bir eleştiri yazısı, eleştirmek benim işim. Güzel görünmeyi istemek de günah değil ama başkalarına benzeyerek güzel görünmeye çalışmak bir saçmalık. Ayrıca lafım başkalarına benzemek için yapılan ameliyatları yapan hekimleredir. Lütfen dikkatli okuyalım.

Alperen için bir yorum bırakın Cevabı iptal et

Your email address will not be published.

Bilim Kategorisinde Son Yazılar