Yazan: Alexander Gelman
Çeviren: Belgi Paksoy
Yöneten: E. Erdinç Doğan
8 Şubat 2018’de prömiyerini yapan Bankta İki Kişi; 2 perde ve yaklaşık 1 saat 45 dakika uzunluğunda.
Bankta İki Kişi: Bir kadın ve bir adam… Parkta tuhaf bir karşılaşma… Bankta, yer yer hararetlenen ilginç diyaloglar… Adam, hayal gücünün de yardımıyla es dahi vermeden ardı ardına yalan söylemeye alışmış. Kadınsa adama inanmaya her daim hazır. Adamın saatler içinde sönecek heyecanlı arzuları var. Kadınsa çoğu şeyi kabullenmiş. Kendine bir hayat arkadaşı arıyor. Kadın kocasından boşanmış. Adam boşanmış, boşanmak istiyor, boşanmış ama resmiyette boşanmamış yok yok adam boşanmış filan değil. Bu cümle devrik filan değil efendim. Ben hala anlamış değilim. İşte en son adam evliydi. Kısacası; trajikomik aşk arayışları… Bundan sonrası meraklısına diyelim artık…
Kostüm tasarımı: Kostümler dönemin havasını yansıtır biçimde tasarlanmış. Teknik olarak daha fazla bilgi veremesem de benim hoşuma gitti diyebilirim.
Dekor tasarımı: Dekor çok ama çok hoşuma gitti. Hem sade hem de ışıkla bütünleşmiş.
Işık tasarımı: Işıklar, insanı bir parkta oturur hissi verir edasıyla tasarlanmış. Gayet iyiydi.
Oyunculuk: Kesinlikle tertemiz bir oyunculuk izledim. Prömiyerini izlediğim halde sanki yıllarca oynanmış bir oyun gibi hatasız ve harikaydı. Gece gündüz demeden çalışıldığını gösterdi. Berna Hanım’ında, İsmet Bey’in de emeklerine sağlık. Alkışları bol olsun.
Oyunun bana hatırlattıkları:
*Bankta iki kişi bana, daha önce izlediğim Akıl Defteri adlı oyunu hatırlattı. Bir kadın ve bir erkek… Akıl Defteri’yle konuları farklı ancak; kadın erkek ilişkileri olsun, kadınla erkeğin ruh hallerindeki karşılıklı karakter değişimleri olsun, gidip gelmeler olsun kesinlikle benzerdi diyebilirim. Ancak Akıl Defteri’ne göre biraz daha dingin bir oyundu. Bunun da bizzat metinle alakalı olduğunu düşünüyorum.
*Oyun yönetmenimiz dediğimiz gibi E. Erdinç Doğan. Daha önce Meraklısı İçin Öyle Bir Hikaye adlı oyunda Sait Faik rolüyle izlediğim ve en çok martı olarak sevdiğim Erdinç Doğan her zamanki gibi ayakta alkışlanacak bir iş çıkarmış. Ellerine, yüreğine, emeğine sağlık…
Genel olarak:
*Kurgu hakkında bir şeyler söylemek gerekirse: oyuna biraz daha hareket katacak – en azından çözümlemelerin olduğu dingin anlarında – doğal park unsurları olabilirdi.
*Ara ara gelen kuş sesleri ve konuşmaların arkasından gelen müzikler çok hoştu. Metne aşırı müdahale mi olur bilemiyorum ama belki – doğal akışı bozmadan – arkadan gelen sesler biraz daha fazla kullanılsa daha güzel olabilirdi. Elbette ustalarımız çok daha iyi bilir. Bunlar sadece benim şahsi fikirlerim.
*Oyun bazı yerlerde bir hayli yavaşladı. Elbette bu tamamen konuyla alakalı bir durum. O yüzden oyun tanıtımını okuyup – konunun ilginizi çekmesi halinde– gitmenizi tavsiye ederim.
Oyun Ekibi:
DEKOR TASARIMI
SEYHAN KIRCA
KOSTÜM TASARIMI
GÜL EMRE
IŞIK TASARIMI
MEHMET YAŞAYAN
MÜZİK
NEDİM YILDIZ
DRAMATURG
ŞAZİYE DAĞYAPAN
YÖNETMEN YARDIMCISI
A. BERNA KONUR
ASİSTANLAR
MERAY TUNÇ
ŞAHİN KORAY DOĞANYİĞİT
SAHNE AMİRİ
SİBEL GÜVERCİN
KONDÜVİT
EVREN TUNCER
OLGUN TEKİN
IŞIK KUMANDA
TANER ÇAKIROĞLU
SUFLÖZ
Ş. BELGİN ULUSOY
DEKOR SORUMLUSU
ERSİN ÇELİK
AKSESUAR SORUMLUSU
MUSTAFA MERT
SİNEVİZYON
ERHAN YOLDAŞ
TERZİ
ZÜBEYDE ÖNCEL
PERUKA
BAYRAM SARISAKALOĞLU
OYUNCULAR
A. BERNA KONUR
İSMET NUMANOĞLU
GÖLGE PERDESİ
ŞAZİYE DAĞYAPAN
MERAY TUNÇ
BURÇİN AÇAN
BELGİN ULUSOY
EFE ULUSOY
***
***
Not: Oyunlarda yaptığım eleştiriler akademik anlamda çözümlemeler içermemekle birlikte, herhangi bir tiyatro tutkunu gibi pratik eleştiri niteliğindedir. Bu nedenle ele alınan konular yüzeysel cümlelerle ve çözümlemelerle değerlendirilmektedir. Kısacası basit tiyatro anlayışıyla herkesin anlayabileceği basit analizler yapıyorum. Bu anlamda akademik açıdan eksiklerim olursa mazur görülmesini canı gönülden isterim. Amacım insanı anlatan tiyatro sevgisini aşılamak. Elimden geldiğince…
Umarım faydalı olmuştur. Ayrıca eksik gördüğünüz kısımları ya da oyun hakkında başka fikirlerinizi ve bakış açılarınızı yoruma yazarsanız çok memnun olurum.
Tiyatro kardeşliktir 😀