Kahramanlarının hala hayatta olduğu Ayla filmi zamansız, mekansız, dil-din ve ırk tanımadan vicdanın nasıl da gerçek bir sevgiyle insanları buluşturabileceğini ve savaşa rağmen gerçek insanlığın nasıl da birleştirici olabileceğini Türkiye insanının güçlü gönlü ve ruhunu yansıtan bir gözle anlatıyor.
Benim şahsen iki defa izleyip ikisinde de çok beğendiğim filmdir. Aynı zamanda Ayla, Türkiye sinema sektörü temsilcilerinin oylarıyla dünyanın en prestijli sinema ödüllerinden Oscar’da yabancı dilde en iyi film dalında Türkiye’yi temsil etmek üzere seçildi. Ayrıca filmin yaşanmış bir olayı konu alması onu çok daha etkili kılmaktadır.
-
İçindekiler
Filmin Konusu Nedir?
Filmde, Kore savaşında yaşanan gerçek bir olaydan bahsediliyor. Bir Türk askeri savaş alanında küçük bir kız bulur. Bu küçük kız 5 yaşında ve yetimdir. Türk askeri ki bu askerimizin ismi Süleyman Dilbirliği’dir. Kendisi bir Astsubaydır. Kızı yanına alır ve ona Ayla ismini verir. Kısa sürede baba ile kızı gibi olurlar ve Ayla, bütün birliği gözdesi olmuştur. Savaştan sonra birliğin Türkiye’ye dönme kararı çıkar ancak Astsubay, Ayla’dan ayrılmak istemez. Çok denese de başarılı olamayan Astsubay, Koreli yetim kız Ayla’yı Kore’de bırakır ve Türkiye’ye geri döner. İkili ayrılırken yeniden bir araya geleceklerine dair birbirlerine söz verirler. Kader yeniden bu ikiliyi bir araya getirir.
-
Kore Savaşı Hakkında
Kore Savaşı, 1950-1953 yıllarında, Kuzey Kore ve Güney Kore arasında meydana gelen iç savaştır. Soğuk savaşın ilk yıllarında meydana gelen bu çatışma, ilk önce ABD ve müttefiklerinin daha sonra da Çin Halk Cumhuriyeti’nin katılmasıyla uluslararası bir boyut kazanmıştır. Kore savaşı sonunda Kore’nin bölünmüşlüğü devam etmiş ve iki ayrı yönetimin birbirine olan düşmanlığı bugünlere miras kalmıştır. Savaş, tarafların karşılıklı saldırılarıyla devam etse de birbirine üstünlük kuramamışlardır. Kore Savaşı, 2007’de Kuzey Kore (Rusya ve Çin Halk Cumhuriyeti) ve Güney Kore (ABD/ BM ittifakı) arasında imzalanan antlaşmayla yazılı olarak hükmünü bugünlere değin korumuştur.
Kore savaşına BM üyesi olan bütün devletlerden asker katıldığı için Türkiye’den de katılım olmuştur. “Tuğgeneral Tahsin Yazıcı”komutasındaki 259 subay, 18 askeri memur, 4 sivil memur, 395 astsubay, 4414 erbaş ve er olmak üzere 5.090 kişilik 241. Türk Alayı, 17 Eylül 1950 de Hatay’ın İskenderun limanından hareket ederek Kore’deki BM birliklerine katılmışlardır.
-
Film Üzerine
Filmde yönetmen koltuğunda Can Ulkay oturmakta. Senaryosunda ise Yiğit Güralp’in imzası var. Başrollerde Çetin Tekindor, Taner Birsel, İsmail Hacıoğlu ve Ali Atay yer almaktadır. Ayla rolünde Koreli küçük oyuncu Kim Seol, Süleyman Astsubay rolünde de İsmail Hacıoğlu bulunmaktadır.
Film dram alanında izlediklerimin içerisinde en iyisi olabilecek bir filmdi. Filmdeki oyuncuların kabiliyetleri zaten tartışılmaz ve filmin kalitesinde önemli bir parametreyi oluşturmuşlar. Ayrıca filmde bir miktar komedi de bulunmaktaydı. Özellikle Leyla ile Mecnun’dan tanıdığımız Ali Atay’ın sahneleri bence gayet güzeldi. Savaş sahneleri de oldukça başarılıydı bana göre. Filmin sonunda gerçek olayın videosu da gösterilmesi gerçekten can alıcı nokta olmuş. Ayrıca 4 haftada yaklaşık 3 milyon seyirciye ulaşmayı başarmış bir yapıt.
Filmi hala izlemediyseniz biran önce izlemenizi samimiyetle tavsiye ederim.
“vicdanın nasıl da gerçek bir sevgiyle insanları buluşturabileceğini”… Hiç bilmediği, ilişkisinin de olmadığı insanlarla savaşması emredildiğinde sorgulamadan itaat eden askerin vicdanının konu edildiği filmlerin de yapılmasını istiyorum.