Son yazılarımız neredeyse hep bağırsak mikrobiyatası hakkındaydı. Peki, nedir bu mikrobiyota, neden hep buna değindim? Yanlış kullanımıyla flora doğru kullanımı ile mikrobiyota, basitçe insan vücudunda simbiyotik(ortak yaşam) yaşam süren mikroorganizmalara verilen genel addır. Ve bu mikroorganizmalar dinamiktirler. Yani sabit değil her zaman değişim içindedirler. Hatta doğum yolu bile mikrobiyotayı etkiler. Sezaryen yolla doğan bebeklerde mikrobiyota, deri mikroorganizmalarını baskın bir şekilde içerirken, normal vajinal yolla doğanlarda vajinal mikroorganizmalar mikrobiyotanın temelini oluşturur.
İnsan mikrobiyotası ile ilgili çalışmalar Antonie Van Leewenhoek’in 1680’lerde ağız ve dışkı mikrobiyotasını karşılaştırmasına dayanır. Leewenhoek’in 1680’de bulduğu veriler de en az bu çalışma kadar ilginçti. Çalışmasına göre ağız ve dışkıdaki mikroorganizmalar farklıydı. Ayrıca bunun hasta ve sağlıklı bireylerde de farklı olduğunu keşfetti.
Vücudumuzdaki bu küçük canlıların sayısı gelince 1 değil 2 değil 3 değil tamı tamına 10-100 trilyon civarındadır. Bu sayı bizim hücre sayımıza ya da yaklaşık 10 katına denk gelir desem daha iyi ifade etmiş olurum herhalde. Vücudumuzdaki bu minik arkadaşlarımızın ne yapıp ne ettiğini araştırmak adına 2007’de İnsan Genom Projesinin devamı olarak İnsan Mikrobiyom Projesi1 yürütüldü. Bu 5 yıl süren ve yaklaşık 115 milyon dolara mal olan proje, hastalıklara yaklaşımda yepyeni ufuklar açtı.
Öyle ki yoğun sinir ağıyla ikinci beyin olarak nitelendiren bağırsaklarımızın omuzlarına artık mikrobiyota yükü iyice bindi. Bence çok güzel oldu, çalışsın yok öyle yağma demem ona en büyük haksızlık. Güzel oldu dememin nedeni bağırsak mikrobiyotasının vücuttaki önemine binaen acaba ne yiyiyoruz ne içiyoruz dönüp ona bakmamızı sağladı.
Bağırsakları, önemine oranla çok kısa ele alsakta kafamızda bir şeyler oturmuştur diye düşünüp esas değinmek istediğim konuya geçiyorum.
Yeni Vital Bulgu; Bağırsak Gaz Profili
Bir kişi hekime başvurduğunda klasik olarak vücut sıcaklığı, kan basıncı(tansiyon), nabız ve solunum sayısı gibi vital bulgular ölçülür. Bunlar gerçektende genel vücut sağlığını gösterme adına basit, ucuz ve iyi belirteçlerdir. Son zamanlarda üzerinde çalışmalar yürütülen yutulabilir elektronik kapsüllerle; bağırsak gaz profili, bağırsak mikrobiyotası, kişinin beslenme değişiklikleri hakkında bilgi sahibi olunabilir. Bağırsak mikrobiyotasının inflamatuar bağırsak hastalığı, kardiyovasküler sistem hastalıkları, obezite ve hatta otizm ve Parkinson gibi birçok hastalığın gelişimindeki rolü göz önünde bulundurulduğunda yutulabilir elektronik kapsüllerle elde edilen bilgiler bize önemli bir yol gösterici olacaktır.
Diyeceğim o ki önümüzdeki yıllarda hekime başvurduğunuzda bağırsak gaz profilinizin araştırılmasına hazırlıklı olun.