Büyük Selçuklu Devletinde Sultan Melikşah’ın eşi olan Terken Hatun özellikle eşinin ölümünden sonra siyasi bir güç haline gelmiş beş yaşındaki oğlunu tahta çıkartmak için yapmadığı entrika ve mücadele kalmamıştır. Yapmış olduğu mücadeleler sonucunda başarılı oldu mu? Nasıl bir hayat yaşadı? En önemlisi oğlunu tahta çıkartabildi mi?
İçindekiler
A. TERKEN HATUN KİMDİR?
Gerçek adı bilinmemekle birlikte Terken ismi kendisine verilen bir ünvandır. Melikşah’ın “Celalüddevleve’d-din lakabına nispetle Celaliye Hatun diye de anılır. Babasıyla ilgili farklı görüşler vardır. İbnü’l-Esir bir yerde onun Karahanlı hükümdarı Şemsülmülk Nasr Han’ın amcası İsa Han’ın başka bir yerde Tamgaç Han’ın kızı olarak tanıtır: başka bir yerde de Ahmed Han b. Hızır b. İbrahim’in Terken Hatun’un kardeşinin oğlu olduğunu söyler. Hızır Han Şemsülmülk’ün kardeşi olduğuna göre son iki kayıt diğer kaynaklarca da doğrulandığından Terken Hatun’un Batı Karahanlı’ların kurucusu ve ilk hükümdarı İbrahim Tamgaç Han’ın kızı olduğu anlaşılmaktadır. [1] Selçuklu sarayının en önemli kadınlarından biri olan Terken Hatun, Celaliye Hatun veya Türkan Hatunu Celaliye, Türk Hakanları soyundan gelmiş kendine münhasır güçlü bir kadındır. [2]
Doğum tarihi kesin olarak bilinmemektedir.[3] Terken Hatun ile Melikşah’ın evlilik tarihi de tartışmalıdır. İbnü’l-Esir bu evliliğin 1064 yılında gerçekleştiğini kaydederken Sıbt İbnü’l-Cevzi ise Melikşah’ın 1068 yılında Celaliye Hatun ile evlendirdiğini söyler.[4] Melikşah ile Terken Hatun’un evliliği Bağdat’ta başladı ve düğün kervanı Bağdat’a girerken şehir görülmemiş bir şekilde süslenmiş, bütün dükkânlar meşalelerini yakmış; Bağdat’ta herkes inanılmaz bir kalabalıkla düğüne katılmışlardı. Sultanın emirleri ile birlikte gelin meşaleler arasında ve müzik sesleri eşliğinde Halifenin sarayına götürüldü. [5]Terken Hatun’un Melikşah’tan üç oğlu bir kızı dünyaya geldi. Çocuklarının isimleri: Davud, Ahmed, Mah-Melek Hatun ve Mahmut’tur. Devrin kaynaklarına bakıldığında Terken Hatunla ilgili ilk bilgiler Halife Muktedi-Biemrillah’ın Mah-Melek Hatuna talip olmasıyla ilgilidir. Halifenin veziri bu talebi Melikşah’a iletmiş Melikşah’ta onu Terken Hatun’a göndermiştir. Terken Hatun dört yüz bin dinar başlık vermesi şartı üzerine halife ile pazarlığın hoş olmadığı hatırlatılınca elli dinar süt parası, yüz bin dinar da mehir ödemesi ve başka bir eşi veya cariyesi olmaması şartıyla kızını vermeye razı olmuştur. [6]
Terken Hatun eşi Sultan olana kadar hiçbir girişimde bulunmamıştır. Sultan olmasından sonra daha aktif olmaya başlamış ve devlet içerisinde bir güç haline gelmiştir.
B. TERKEN HATUN’UN TAHT MÜCADELESİ
Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah’ın Terken Hatun’un haricinde saray kadınları ve başka eşleri de oldu. Zübeyde Hatun ile olan evliliğinden Berkyaruk dünyaya gelmiştir. Cariyeden de Mehmet Tapar dünyaya gelmiş ve böylece Berkyaruk, Sancar, Ahmed, Davut, Mahmut, Muhammet Tapar isimlerinde altı oğlu olmuştur.[7]
Nizamü’l-Mülk’ün veliahd olarak Berkyaruk’u desteklemesi aynı şekilde Melikşah’ın da tercihinin Berkyaruk’tan yana olması Terken Hatun’un hiç hoşuna gitmiyordu. Onun için artık tek çare Melikşah ile bilge vezir Nizamü’l-Mülk’ün arasını açmak olacaktı ki nitekim de öyle oldu ve Melikşah ile Nizamü’l-Mülkün arası açılmıştı.[8] Sultan Melikşah’ın 1092 yılında vefat etmesi üzerine Büyük Selçuklu Devletinde taht mücadeleleri başlamış bulunuyordu. Melikşah’ın veliaht olarak seçtiği Ebu Şüca Ahmet’in de beklenmedik ölümüyle otorite boşluğu dogmasına neden olmaktaydı. Vezir Nizamü’l-Mülk te Berkyaruk’u destekliyordu. Melikşah’ın aklında da Berkyaruk geçiyordu fakat veliahdını belirleyemeden vefat etmesi karışıklıklara neden olmuştu. Terken Hatun da fırsatları değerlendirerek oğlu Mahmut’u tahta çıkarmak ve devlet yönetimini eline geçirmek için yaptığı entrikalar sonucunda Melikşah’ın cenaze namazı bile kılınmamıştı.
Terken Hatun ordu komutanları ve askerlerine milyonlarca dinar dağıtıp Mahmut’u destekleyeceklerine dair söz aldıktan sonra Mahmut adına hutbe okunması için Halife Muktediye haber göndermiştir. Beş yaşındaki oğluna hutbe okutturması arkasına destek alması Terken Hatun’un sözü geçen biri olduğunu, emirleri yanına çekebilmek için onlara para dağıtması da onun Karahanlı soyundan olduğunu göstermektedir. Halife Mahmud’un yaşının küçük olmasından dolayı hutbe okumayı reddetmişti bunun üzerine Terken Hatun Halifeyi kendisini hilafet tahtından indirip yerine torunu Cafer’i halife yapmakla tehdit etmesi üzerine halife de bazı şartlar koydu. Buna göre Saltanat ismen Mahmud’a ait olacak ordu kumandanlığı, ülke ve halkın idaresi ise Emir Üner’in kontrolüne bırakılmasını ve o bu konuda Vezir Tacü’l-Mülkün yönlendirmesiyle hareket edilecekti. Amillerin tayini ve vergilerin toplanması da aynı şekilde Tacü’l-Mülke ait olacaktı.
Terken Hatun bu teklifi kabul etmek zorunda kalmıştı çünkü devrin büyük âlimi olan Gazzâli, Terken Hatunun Sultan yapmaya çalıştığı çocuğunun yaşının küçük olmasından dolayı Sultan olamayacağına dair fetva vermişti. Ve bu sayede oğlu Mahmud adına hutbe okutabilmişti.[9] Berkyaruk babası vefat ettiği sırada İsfahan’daydı. Terken Hatun Emir Kej Boğa’yı Berkyaruk’un yakalanması için görevlendirmişti. Berkyaruk’ta bu durumdan haberdar olmuştu ve Nizamü’l-Mülk’ün kul ve kölelerine sığındı. Onlarda Berkyaruk’u himaye ederek Save yolu ile Atabeg Gümüşteğin Candar’ın yanına götürdüler. Gümüştegin Berkyaruk’un atabeği idi. Onu Rey’e götürerek tahta çıkarttı. Terken Hatun kalabalık bir orduyla İsfahan’a geldi Berkyaruk’ta İsfahan’a geldi. Terken Hatun şehri kuşattı. Berkyaruk’un İsfahan’ı terk etmesi için beş yüz bin altın dinar verilmesi kararlaştırıldı.[10] Babasından kalan miras olan beş yüz bin dinar altını kabul eden Berkyaruk İsfahan ve Fars eyaletlerini Terken Hatun’a bırakırken kendisi de Sultan olarak kabul edilip diğer eyaletlerde onun hükmü altında idare edilmek üzere anlaşmaya varmışlardı.
Fakat Terken Hatun bu yenilgiyi kabul etmeyip işbirliği yapabileceği birilerini arıyordu. Bu amaçla Berkyaruk’un dayısı Azerbaycan emiri İsmail b. Yakutiye haber gönderip kendisiyle evlenmek istediğini ve birçok mal ve silah vaat ederek Berkyaruk’la olan mücadelesinde kendi tarafına çekmeye çalışıyordu. Selçuklu tahtına geçmeyi ümit eden İsmail b.Yakuti ordusunu hazırlattı. Dayısının savaş için hazırlandığını öğrenen Berkyaruk savaş için harekete geçti. İki taraf Şubat 1093 te Kerec yöresinde karşılaştı. Emirleri yer değiştirmesi üzerine İsmail b. Yakuti savaşı kaybederek çekilmek zorunda kalmıştı. İsmail b. Yakuti ile birleşmeden sonuç alamayan Terken Hatun bu sefer gözünü Büyük Selçuklu tahtında diken Suriye Meliki Tac’ud-Devle Tutuşa mektup göndererek kendisine evlenme teklif etti ve ülkeyi birlikte yönetmeyi teklif etti. Bunun üzerine Berkyaruk’tan öce İsfahan’a ulaşmak isteyen Tutuş Hamedan’a geldi. Burada Terken Hatunla birleşerek Berkyaruk’a karşı beraber mücadele edeceklerdi ki Terken Hatun hastalanınca geriye dönmek zorunda kaldı ve bir süre sonra Eylül-Ekim 1094 yılında Terken Hatun vefat etti.[11]
Annesinin ölümünden sonra Mahmut biraderiyle at üzerinde sohbet ettiler ve aynı gün Berkyaruk’u tutukladılar ve geceleyin gözlerine mil çekilme kararı verilmişti ki Sultan Mahmut birdenbire suçiçeği çıkarmıştı. Bu sayede Berkyaruk’un gözlerine mil çekilmesini ertelediler. Sultan Mahmut geçirdiği suçiçeği hastalığından dolayı vefat etmesi üzerine Berkyaruk’u hapsedildiği yerden çıkartılarak tahta oturttular. [12]
Askerlerin Mahmut’a biat etmesinde üç neden vardı:
1.Annesi Terken Hatunun babası Melikşah zamanından itibaren ülkenin bütün işlerinde sözü geçen bir kişi olması ve askerlere sürekli bağışlarda bulunması
2.Terken Hatun Karahanlı ailesine mensuptu.
3.Bütün servet Terken Hatun’un elindeydi ve askerleri bağış vererek yanında tutması
Oğlu Mahmut’un Selçuklu tahtına oturtabilmek için hazinesinin kapılarını sonuna kadar açmış ve yaklaşık olarak yirmi milyon dinar harcamıştı.[13]
Terken Hatun akıllı, güçlü olduğu kadar ihtiraslı bir kadındı. Oğlunu tahta çıkarmak uğruna yapmış olduğu savaşlar, ülkede yaşanan iç karışıklığa neden olmuştu. Entrikalarla dolu geçen hayatı sonucunda ne oğlu ne de kendisi hiçbir şey elde edememişlerdi. Bu yaşanılan olaylar sadece imparatorluğun zayıflamasını ve parçalanmasını hızlandırmıştı.[14]
Yazar: Sema Akçe
Not: Bu yazı, Parlak Jurnal Yazı Yarışması’nda ikincilik ödülüne layık görülmüştür.
[1] Gülay Öğün Bezer,Terken Hatun,İslam Ansiklopedisi,s:510
[2] Pınar Sertkaya, Türk Tarihinde Terkenler, Yüksek Lisans Tezi, Selçuk Üniversitesi, Konya 2011,S:12
[3] Ahmet Vehbi Ecer, “Türkan Hatun”,Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, S:6, Kayseri 1989, s:169
[4] İslam Ansiklopedisi,a.g.m, s:510
[5] Osman Turan,Selçuklular Tarihi ve Türk İslam Medeniyeti, Turan Neşriyat, İstanbul 1969, s:163
[6] İslam Ansiklopedisi,a.g.m, s:510
[7] Pınar Sertkaya,a.g.t,s:20
[8] Pınar Sertkaya,a.g.t,s:38
[9] Nurullah Yazar, “Melikşah’ın Ölümünden Sonra Terken Hatun’un Oğlu Mahmud’u Sultan Yapma Çabaları”, Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2011/2, c. 10, sayı: 20, s:211-213
[10] Muhammed Şebankâi, Selçuklular, Ahmad Hesamipour(Çev.),Tarih Okulu, 2009, S:4,s:146-147
[11] Nurullah Yazar,a.g.d, s:217-218
[12] Muhammed Şebankâi,a.g.e, ,s:146-147
[13] Nurullah Yazar,a.g.e,s:214
[14] Ahmet Vehbi Ecer,a.g.m, s:175
Terken Hatun’un hayatını, kimliğini ve Selçuklu dönemindeki siyasi yerini açıklayan güzel bir yazı olmuş. Terken Hatun’u daha önce hiç duymamıştım, böylelikle bilgi sahibi oldum, elinize sağlık.
Teşekkür ederim ben de severek yazdım bu yazıyı begenmenize sevindim Terken Hatun Selçukluların Hürremi’dir. Genellikle Hürrem Sultan bilinir ama çok önemli kadınlarımız var biraz daha yazarsam yeni bir yazı çıkacak ortaya 🙂 Öğrenmenin sonu yok…
Muhteşem yazı.omudum tarihe meraklı biri olarak.cok mutlu oldum.elinize sağlık.srvgiler
Teşekkür ederim
Tarihin “İlk Türk O****” kimdirin cevabı olabilir galiba Terken Hatun.
Okurken gözlerimden alev çıktı
Melikşah ve Nizamülmülk gibi bilginler tarafından , veliaht önerilen “Berkyaruk” u , “sırf kendi oğlu geçsin diye her türlü entrikaya , şantaja başvuran ve ülkenin tüm birikimini mahmud tahta geçsin diye harcamak”
güçlü olarak değil ahmaklık aptallık o***** diye tanımlamak daha doğru olur ve gerekir.