Gem Vurmak

4

Gem’i vurdu yüreğine…

Sustu.

Susmaya inandığı kadar da susacaktı.

Dalgalar çarpsa da yüreğinin kıyısına o dökmeyecekti içini. Alışmıştı yükünü taşımaya her çetin koşulda. Yara almıştı gemi, al al kan sızıyordu bayrağa renk verircesine bir yandan da su alıyordu güvertesi. Ama kararlıydı, artan yüküne rağmen göğüslemişti tüm ağırlığı ve sanki tüm varlığı… Kolay değildi, yıllarca üzerinde nice yol kat ettiği okyanus şimdi onda bir yara açmıştı. Hayır, asıl yaralayan okyanus değildi. Fırtına çıkmıştı. Gri bulutlar okyanusun üzerinden kalkmıyor, şimşek ve hortum âdeta vals yapıyor, eğleniyordu gemi ve okyanusla. Okyanus gemiyi severdi, onu üzmek ister miydi hiç? Gemi bunu bilse de bilmese de. Zaten bir önemi yoktu ki sevdiğinin sevildiğini bilmesine. Önemli olan sevmekti.

Gemi her şeye rağmen ilerliyordu. Bir kara parçası arıyordu sığınacak. (Denize Havaya sığınmıştı hep. Yüzüyordu, Havada uçamasa da soluyordu ya ondan, şimdi de sıra karadaydı. Yoktu ki gidecek başka yeri bu üçlüden gayrı.) Bulmuştu gemi sığınacak bir yer. Farkında olmadan bir kıyıya vurmuştu. Bir de bakmış ki kendi yüreğinin kıyısıymış.

Gemi vurdu yüreğe…

Meğerse yürek vurmuş yüreğe!

İnsan en çok da kendisine acı veriyor. Çünkü kendisini en iyi kendi biliyor. Ve basıyor tuzu, kendi kendini yaralıyor.

Gemi de o yürek de o.

Ve yine de en güzeli gem vurmak yüreklere. Bunca güçlüğe rağmen. Vakti gelinceye değin.

gem vurmak2Konuk Yazar: Mensure

İllüstrasyon: Sümeyra

4 Comments

  1. Gemi vurduysa yüreğe, gem vurmamak gerek yüreklere. Çıkarsaydı gem’ini okyanus, kalır mıydı önemi fırtınanın…

  2. Gemi vurdu yüreğe, açıldı derince bir yara, yara güvertede değildi belki ama gönülün ana çatısı çökmüştü, bastı bağırtıyı yürek…Sonra gem vurulup susturulmaya çalışıldı…
    Fakat gem vurulup susturuldu diye gönül deli ırmaklar gibi cağlamayip, çığlığını atmıyor değil ya…

  3. Okumaktan yoruldum artık uygulamak istiyorum. Yüreğime gem vurabilmek istiyorum. Nefsimi kontrol altına alabilmek istiyorum. Hava, kara, deniz hepsinden muafiyet istiyorum. Kendimi doğru sınırlar içinde inzivaya mahkum etmek istiyorum. Başaramıyorum…

Yorum bırakın

Your email address will not be published.

Edebiyat Kategorisinde Son Yazılar

Sevgi Eken Sevgi Biçe

Saçıma ak düştü bu sene, İlk tanenin havaya düşmesi gibi; Hiç olacak olanın üstüne. Hissettim o

Şapșik

En beklenmedik anda, nameler getirdi güvercinler. Bilmiyorum nasıl vardım yanına, başım kollarımın arasında. Bakışınca gözlerinle, düşüncelerim

Kardan Adam

Güneşin ilk ışıkları henüz yeni yeni karların üzerine vuruyordu. Sabah koşusunu yapmak için evinden hızlı adımlarla

Aynaya Bakınca -1

Saat hayli geç olmuştu ama aksi gibi canı çay çekiyordu. Çayı içtikten sonra gece uyuyamamak vardı