Belki de birçoğumuz Vikingleri dizilerden, filmlerden veya oyunlardan tanıyoruz. Aslında onlar hakkında birçok yerde benzer tanımlamalar yapılmış. Bir de benim kalemimden okuyun istedim.
Benim daima ilgimi çekmeyi başarmış bu insanlar hakkında bir yazı yazmak istedim. Vikinglerle bazı benzer yanlarımızın olduğunu düşünüyorum, özellikle İslamiyet öncesindeki Türklerle. Ayrıyeten genelde Vikingler hakkında eksik ya da yanlış bilgiler mevcut. Bilgim dahilinde sizleri aydınlatmaya çalışacağım.
Viking diye kimlere denir? Bugün Danimarka, Norveç ve İsveç topraklarının bulunduğu kuzey İskandinavya’da 7-8. yy ile 11.yylar arasında yaşamış, vakitlerinin çoğunu denizlerde geçirmiş, savaşçı, yağmacı, ticaretle de uğraşan göçebe bir topluluklardır. Viking isminin anlamı “denizlerin savaşçısı” demek. Sanılanın aksine sadece savaşan barbar insanlar da değillerdi.
İskandinav coğrafyasında yaşayan Vikingler belirli bir merkezi yönetime sahip değillerdi. Küçük köylerden oluşmuş tarım köyleri bulunmaktaydı. Her bölgeyi yöneten ayrı krallar bulunmaktaydı ve en küçük askeri birimlerde aileler ve klanlar bulunmaktaydı. Bu yönetim Vikinglerde 872 yılına kadar sürdü. 872 yılında Kral Harald Viking coğrafyasında merkezi yönetimi kurdu ve bölgenin tek kralı oldu.
8 – 11. yüzyıllar arasında Kuzeybatı Avrupa’da birçok yeri fethetmişlerdir. Viking akınları ile birlikte birçok manastır yok olmuştur. Olaya tanıklık eden ve hayatta kalarak Avrupa’nın çeşitli bölgelerine dağılan keşişlerin dramatik ve trajik anlatımları, yüzyıllarca sürecek bir Viking korkusu ve düşmanlığı yaratmıştır. Vikingleri kaba, ilkel, medeniyetten uzak bir kavim olarak betimleyen bu anlatımların etkisiyle, Avrupalıların Viking kültürüne uzun süre kayıtsız kaldıkları anlaşılmaktadır. Göçebe ve savaşçı bir kavim olan Vikinglerin yazılı geleneği olmayışı, kültür izlerinin sürülmesini güçleştirmektedir. Yazılı kaynakların zayıflığına ve Batılı kaynaklardaki olumsuz Viking imajına karşılık, arkeolojik veriler, incelikli bir Viking maddi kültürünün varlığına işaret etmektedir.
Bazı üniversite bünyelerinde halen birçok araştırma yapılıyor ve yeni bulgular elde ediliyor. Savaşçılıklarının yanında tarıma ve ticarete büyük yer vermişlerdir. Hatta temel geçim kaynakları tarımdır. Kuzey toprakları da tarıma çok fazla elverişli olmadığı için yağma yaptıkları birçok yerde köyler kurup yerleşen Vikingler de mevcuttur. Zamanla Hristiyanlık inancını benimsemişlerdir.
Vikingler temelde iki ulustan oluşmaktaydılar: Varyaglar ve Normanlar. İsveçli olan Varyaglar doğuya doğru yayılmış, 11. yüzyılda Karadeniz’e, hattâ İran’a kadar uzanmışlardı. Bunların çoğu Rusya’da, Novgorod ve Ukrayna’da ise Kiev’e yerleştiler, barışçı ticaret erbabı olarak ipek karşılığında kürk ve köle alışverişi yaptılar. Bunların içinden prens Ryurik Hanedanı Rusya’da 16. yüzyıla kadar hüküm sürdü. Normanlar(kuzey adamları), Danimarka ve Norveç Vikinglerinin Fransa’nın Normandiya bölgesine yerleşmiş ve Fransızca dilini benimsemiş olan kısmıdır.
Dizilerde ve filmlerde Vikinglerin savaşçılığının altı çizilse de İskandinav halklarının toprağa ve ticarete bağlı üretim gelenekleri daha baskın bir karakterdir. Vikinglerin sadece yağma ile geçinen sıradan barbarlar olmadığı, keşfettikleri topraklar üzerinde yeni koloniler kurup çiftçilik yaptıkları ve ganimeti sadece sınırlı olarak gelir kapısı olarak kullandıkları anlaşılmaktadır.
Vikingler herkesin gözünde şarap içen et yiyen bakımsız ve medeniyetsiz ilkel bir kavimdi lakin yapılan kazı çalışmalarında tırnak makasına benzeyen ve çok sayıda temizliğe yarayan aletler bulunmuştur. Çoğu araştırmacıya göre Vikingler temizlik ve yaşam biçimi yönünden batıdan önde gelmekteydiler. Üstelik kadınlara da her türlü hakkı tanımışlardır ve merkezi yönetimde kadınlarda söz sahipliği yapmışlardır. Vikingli kadınlar da tıpkı erkekler gibi savaşçı olabilir, şehir yağmalayabilirdi bu durum onlarda çok normaldi.
Vikinglerin yıllara göre fetihleri
Vikingler Hristiyanlığı benimsemeden önce çok tanrılı dine inanmışlardır ve ayrı bir mitolojiyi dünyaya kazandırmışlardır. Vikinglerin çok sayıda tanrısı vardır ama 2’ye ayrılmışlardır. Bunlar Aesir ve Vanir’dir. Vikinglerdeki tüm savaş tanrıları Aesir’den, Tüm bereket tanrıları da Vanir’den çıkmaktadır. Viking tanrılarından en büyükleri Thor ve Odin’dir.
Son olarak İskandinav futbol taraftarlarının giydiklerine benzer boynuzlu miğferler giydikleri söyleniyor fakat Vikingler, hiç bir zaman böyle miğferler giymedi. Bu miğfer modeli ilk olarak 19. yüzyılda Wagner’in Norveç sagalarını konu alan ünlü operası Die Valküre’nin 1876 tarihli Beyrut Festivali performansı için tasarlandı.
Sayın Burak Bey, mitolojileri ve dil yapıları ile Türkler’e benzerlik gösterdikleri söyleniyor. Bu konu hakkında yorumlarınızı merak ediyorum. İyi günler dilerim.
Sizin benzerlik olarak gördüğünüz durumlar da var mı öğrenmek isterim. Eski Türklerdeki şaman inancı ile Vikinglerin inançları, ayinleri arasında belki benzerlik olabilir. Ayrıca dil yapıları en azından yazılma biçimi olarak Orhun Yazıtlarındaki Göktürkçe ile benzer yanları var. Ama net bir şey söylemem zor sonuçta bunları gösteren net kaynaklar gösterilmiş değil. O yüzden benim fikirlerim de düşünceden öte değiller. Bunun cevabını net bir şekilde verebilecek olan yine bilimdir. Eğer böyle bir durum varsa da bunu bizilere zaman gösterecektir. Umarım umduğunuz cevabı verebilmişimdir. Teşekkürler.
Peki Vikinglerin gerçek kullandığı miğfer bu değilse, normalde kullandıkları miğferler nasıldı? Ya da miğfer kullanıyorlar mıydı?
Elimde Vikingler diye bir kitap var. Ne zaman aldığımı bile hatırlamadığım. Hangi kafayla aldığımı hiç hatırlamadığım ve halen de daha okuyamadığım 🙂
Savaşlar sırasında genelde miğfer kullanmıyorlarmış. Kullananlar da genelde üst sınıf, rütbeli insanlarmış.
İlginç, teşekkür ederim.
Zaten “sadece savaşla hayatta kaldılar”, “tamamen barbarlıkla yaşamlarını sürdürüyorlardı” gibi eski tarihsel mentalitelerden artık uzaklaşılıyor. Yoksa sadece savaşla geçinen bir topluluğun hayatta kalması mümkün mü? Güzel yazı için teşekkür ederiz.
Güzel bir yazı olmuş eline sağlık
Benim özellikle dikkatimi çeken kilit yerler vardı:
Viking’in anlamı “denizlerin savaşçısı”. Kadınların da yağma haklarının olduğu. Ellerine sağlık…