Matmazel Noraliya'nın Koltuğu

Matmazel Noraliya’nın Koltuğu Kitap İncelemesi – Peyami Safa

2

Adı, Tevfik Fikret tarafından koyulmuş olan Peyami Safa 2 Nisan 1899 tarihinde İstanbul’da doğdu. Şair olan babasını (İsmail Safa) 5 yaşında kaybettikten sonra annesinin sorumluluğunda, abisiyle zor bir çocukluk dönemi geçirmek zorunda kaldı. Vefa Lisesi’ndeki eğitimini geçim sıkıntısı ve sağlık sorunları nedeniyle tamamlayamamış fakat ilk eserlerini de lise dönemde vermiştir.

Eğitim hayatının sona ermesi devamında ailesine yardımcı olabilmek maksadıyla Posta ve Telgraf Nezareti, Duyun-u Umumiye İdaresi’nde çalışmış ve Rehber-i İttihad Mektebi’nde öğretmenlik görevinde bulunmuştur.

Öğretmenliği bıraktıktan sonra abisiyle (İlhami Safa) çıkardığı Yirminci Asır isimli gazeteyle birlikte daha aktif bir şekilde yazın hayatına, pek çok türde eser vermek üzere temelli girmiş oldu. Hayatı boyunca yazı yazarak geçinmesine rağmen hiçbir zaman konu kıtlığı çekmemiş; edebiyat, siyaset, felsefe, psikoloji, tıp, ispiritizma, Doğu ve Batı, Katolisizm ve Budizm, komünizm ve demokrasi, Kemalizm ve faşizm gibi farklı konularda kalem oynatmıştı [1]. Siyaset içerisinde de faaliyet gösteren Safa, 15 Haziran 1961’de beyin kanaması neticesinde hayatını kaybetti. Mezarı, Edirnekapı Şehitliği’ndeki aile kabristanın da bulunmaktadır.

Bilinç akışı yöntemiyle kaleme alınmış olan Matmazel Noraliya’nın Koltuğu 1949 yılında yayımlanmıştır. Yöntemi dolayısıyla eser, Ferit isimli ana karakter üzerinden, Ferit’in duyduğu, gördüğü, hissettiği gibi onun düşünceleriyle olduğu gibi okuyucuya sunulmuş. Ferit, sorunlu bir baba-oğul ilişkisi içerisinde yetişmiş, Londra’ya giden babasından bir daha haber alamamış ve annesini kaybetmiştir. Bu durumda kardeşi Nilüfer’e teyzesi bakmakta, kendisi de bir pansiyonda barınmaktadır.

Eski bir Tıp öğrencisi olan Ferit, Tıp Fakültesi’nden ayrıldıktan sonra Felsefe öğrenimine başlamış ancak bahsedilen sorunlar nedeniyle eğitimine devam edememektedir. Ferit, eserin ilk yarısındaki maddeci, pozitivist, Batılı düşüncelerle kendisini tanımlayan ve nihilist fakat arayış içerisinde olan bir karakterden romanın devamında tam tersi bir karaktere evrilmiştir. Romanın da ana konusu Ferit’in bu evrilme sürecidir.

Peyami Safa’nın eserlerinde alışık olduğumuz Doğu-Batı sentezi konusu, Matmazel Noraliya’nın Koltuğu’nda kendisini ağırlıklı olarak materyalizm, pozitivizm ve İslamiyet, mistisizm ikiciliğinde göstermektedir. Bu nedenle eser başlangıcında Dostoyevski benzeri bir psikolojik derinliğe sahip iken sonlara doğru bu derinlikten yüzeysel bir mistisizm içerisinde ayrılmıştır. Yazıldığı dönemin siyasi ve politik durumu Sosyalizm, Liberalizm ve Milliyetçilik içerisinde etkileşimli olarak ele alınmış ve Safa’nın kendi görüşleri çerçevesinde bir ideolojiyle son bulmuştur. Beşeri ve duygusal ilişkilerde ise Batı’yı cinsel güdülerle hareket eden bir maddeci olarak aktarmış, Doğu’yu ise manevi, ahlaki olgunluğa ve sorumluluğa eriştirmiştir. Matmazel Noraliya, tüm bu ikilikleri bir vücut içerisinde sona erdiren kişi olmuş ve Koltuğu ise Ferit’i mutluluğa, huzura ve erdeme kavuşturacak sembol görevini üstlenmiştir.

Çok farklı konularla ilgilenen, bu konularda eserler veren Peyami Safa esasında her karakterde değişik biçimlerde karşımıza çıkmaktadır. Karakterlerin geçmişleri, yaşadıkları maddi sıkıntılar, sağlık sorunları, ailevi kayıpları, fikir çatışmaları, gelecekleri Peyami Safa’nın geçmişte ve eserin yazıldığı dönemde karşı karşıya kaldığı tecrübelerle, edinimlerle farklı şekillerde örtüşmektedir. Dolayısıyla Matmazel Noraliya’nın Koltuğu ile birlikte yazar, okuyucuyu karakterler üzerinden kendi bulunduğu alana çekmeye çalışmaktadır.

“Delilik şüphesiz aptallıktan iyidir. Delilik, var olmuş bir zekanın yok oluşudur; aptallık, var olmamış bir zekanın var olmamağa devam edişidir. Deliliğin hiç olmazsa mazisi şanlı. Aptallığın şerefli bir tarihi bile yok.”

[1] = Özkul, Barış. “Peyami Safa – Bir Portre.” Birikim Dergisi. 29 Ara. 2019 Web. E.T. 23 Mayıs 2020.

2 Comments

Yorum bırakın

Your email address will not be published.

Kitap İncelemeleri Kategorisinde Son Yazılar